Küfür nedir? Kimler tekfir edilebilir? İnançla alakalı(akaid) meselelerinden herhangi birisini inkar eden kafir olur mu? Hulefa-yı raşidinin efdaliyet sırasını inkar eden kafir olur mu?Bida ehli ile dalalet ehline kafir denilir mi?
Lügatte, "bir şeyi örtmek, perdelemek, gizlemek ve nimete nankörlük etmek" anlamlarındaki "küfür" kavramı dini bir terim olarak; Hz. Peygamberi ve onun Allah'tan getirdiği kesinlikle sabit olan şeyleri yalanlamak, tevatür yoluyla bize ulaşmış bulunan hükümlerden birini ya da bir kaçını inkâr etmek demektir. Bu anlamda "küfür", "imân" kavramının zıddıdır.
Küfür, en büyük günahtır. Bir insanın iman edilmesi gereken hususların hepsini inkâr ettiğinde küfür eylemini işlemiş olacağı gibi, birini hatta bir âyette yer alan bir hükmü, bir helalı, bir haramı, bir emri veya bir yasağı inkâr etse, yalanlasa, küfre düşmüş olur.
Yukardaki küfürle alakalı izaha uygun düşen kimselere kafir denilebilir. Fakat, iman sahibi bir kimsenin küfür alameti taşıyan bir hareketini veya sözünü hemen tekfir etmemek daha iyidir. Eğer tevili mümkün ise küfürle itham etmemek lazımdır. Çünki bir kimseye kafir denildiği zaman o kişi kafir değilse, onu tekfir edene döner. Hem insanları tekfir etmekte İslam adına bir fayda yoktur.
Günümüzde insanların hareketini veya sözünü hemen küfre veya şirke yoran ve karşıdakini hemen küfürle, şirkle itham eden bir anlayış vardır. Bu kimseler tabiri caizse kılıcı eline alıp önüne geleni kesen kişiye benzer. Hakkında kesin bir delil bulunmadıkça mü’min olarak bilinen ve kendisini bu şekilde ilan etmiş kişiye şüphe, vesvese veya zan sebebiyle kafir denmemelidir. Bu noktada işi Allah'a bırakmak en iyisidir. Zira, kalplerde olanı ancak yüce Rabbimiz bilir.
Bununla birlikte müminlerin söz ve hareketlerine dikkat etmesi gereklidir. İnsanı küfre düşürebilecek hallerden ve sözlerden kaçınmak çok mühimdir.
Hulefa-yı Raşidinin efdaliyet sırasını inkar eden birisi küfre düşmüş olmaz.
Ehl-i bida, ehl-i dalalet ve ehl-i küfür yerine göre birbirinden ayrılır. Ehl-i küfür zaten hem dalalet hem de bida ehlidir. Fakat her ehl-i dalalet ve ehl-i bida küfür ehl-i olmaz. Ehl-i sünnet akidesine göre fırka-i dalle tabir edilen yani haktan sapmış batıl fırkalara mensup kişilere kafir denilmez. Bundan dolayı Mutezile gibi fırkalara küfür ehli denilmemiştir.
Hem bida ile amel etmek ayrıdır, onu helal görmek ayrıdır. Müminler içinde bida ile amel eden çok insan vardır. Bundan dolayı o kişilere kafir denilemez, belki günahkar olurlar. Fakat her hangi bir bidayı veya günahı helal sayarak işlerse o zaman tehlikelidir.
İslam dinini kabul etmeyen diğer dinlerin mensuplarına da kafir denilir. Ehl-i kitap olsalar da yine böyledir. İmanın şartları bellidir. Bunların hepsini veya birini inkar eden de kafir olur.