Ruh bölünmez tek parçadır. Ruhun cesed içinde nokta atışı yerini belirlemek imkân dışıdır. Çünkü ruh cesedin her yerine yayılmıştır. Cesedin şu organında bu organında demek ruhun yapısına aykırı olur. Ruh, bedenin her tarafındadır, hem de hiçbir yerinde değildir. Bu noktadan Cenabı Hakk'ın ehadiyetine güzel bir misaldir. İnsanın bir uzvu kesilse veya çalışmasa ruha zarar vermez. Ruh için beden bir cihetle elbise ve ev gibidir. Benden ve cesetteki organlar vasıtasıyla görür, işitir, tat alır ve hakeza bir çok işi yapar. Göz kör olunca ruhun görme özelliği gitmez. Yani ruh kör olmaz. Ama bedendeki göz penceresi kapandığı için göremez. Komada olan veya narkozda olan kişilerin ruhu da bedenlerindedir. Ayrıca şu âyetden de anlaşıldığı üzere insanda ruh hakkında çok az bir bilgi vardır:
"Hem sana ruhdan soruyorlar. De ki: 'Ruh Rabbimin emrindendir; size ise ilimden ancak pek az bir şey verilmiştir"1
Ruh cesetten bir kere çıktı mı ölüm hadisesi vuku bulur. Onun için hayati faaliyetler devam ettiği sürece o insan bir ruh taşıyordur denir. Çünkü ölüm denen şey ruhun cesetten çıkması ile gerçekleşen hadisedir.
Ayrıca bakınız;
Ruh ve Latifeler
Kalp Ruhun Parçası mı
İsrâ, 17/85

