Senenin hiçbir mevsiminde oruç tutamayacak kadar yaşlı olan (pîr-i fâni) kimselerin, maddî durumları uygunsa Ramazan’ın her bir günü için bir fakire fidye (yani bir fitre) vermeleri gerekir. İyileşme umudu olmayan hasta da bu hükme tâbidir.1
Fidye verecek gücü olmayanlar ise fidyeden sorumlu olmazlar.2 Ancak kasten tutmadıkları oruçların uhrevî sorumluluğunu taşırlar. Bu durumda olanların yapabileceği Cenâb-ı Hak’tan bağışlanma dilemektir.
Oruç şahsi bir ibadet ve sorumluluk olduğundan eğer kişi kendisi fidye ödeyecek durumda değilse o zaman tövbe eder. Kocasının veya hanımının o fidyeyi ödeme zorunluluğu yoktur. Ancak eşinin durumu iyi ise o zaman fidye miktarını hanımına /kocasına verir, hediye eder, o da borcunu bu şekilde ödeyebilir.
Bakara, 2/184.
İbn Kudâme el-Makdisî, el-Muğnî,, Thk.: Abdullah b. Abdi’l-Muhsin et-Türkî - Abdülfettah Muhammed el-Hulv, Daru Âlemi’l-Kütüb, Riyad, ts., c.4, s. 396

