Samîmî ihlâsı kıran adam, bu hılletin en yüksek kulesinin başından sukūt eder. Gāyet derin bir çukura düşmek ihtimâli var. Ortada tutunacak yer bulamaz.1
Buradan iman dairesi dışına çıkar diye bir hüküm anlaşılması doğru olmaz. Çünkü, ehl-i sünnetin bir güzel âdeti kolayca tekfir etmemektir. Bediüzzaman Hazretleri de bu kaideyi aynen yaşadığını şöyle anlatır:
Hâlbuki Saîd’i bilenler bilirler ki mümkün olduğu kadar tekfîrden çekinir Hatta sarîh küfrü bir adamdan görse de, yine te’vîle çalışır. Onu tekfîr etmez. Her vakit hüsn-ü zan ile hareket ettiği hâlde ona bu ithâmı yapan, elbette kendisi o ithâm ile müttehemdir.2
Burada Bediüzzaman Hazretleri'nin nazara vermeye çalıştığı büyük bir manevî mesuliyettir. Bu mesuliyetin ne olduğunu ise, aynı risalenin başında zaten şöyle anlatmıştır:
"Yoksa (ihlas kırılırsa) hem şimdiye kadar kazandığımız hizmet-i kudsiye kısmen zayi' olur, devam etmez; hem şiddetli mes'ul oluruz. "وَلاَ تَشْتَرُوا بِاٰيَات۪ي ثَمَنًا قَل۪يلاً
(Âyetlerimi, (karşılığında ne alsanız) az (düşecek) bir fiyata satmayın.) âyetindeki şiddetli tehdidkârane nehy-i İlahîye mazhar olup, saadet-i ebediye zararına manasız, lüzumsuz, zararlı kederli, hodfüruşane, sakil, riyakârane bazı hissiyat-ı süfliyenin ve menafi'-i cüz'iyenin (alçak duyguların ve basit menfaatlerin) hatırı için ihlası kırmakla; hem bu hizmetteki umum kardeşlerimizin hukukuna tecavüz, hem hizmet-i Kur'aniyenin hürmetine taarruz, hem hakaik-i imaniyenin kudsiyetine hürmetsizlik etmiş oluruz."3
Anlaşacağı üzer buradaki mesuliyet şunlardır:
1) Şimdiye kadar kazandığımız kudsî hizmet kısmen ziyan olur.
2) "Âyetlerimi, (karşılığında ne alsanız) az (düşecek) bir fiyata satmayın." âyetindeki şiddetli tehdidkarane ilahi yasağı çiğneyerek ebedi mutluluk diyarımız olabilecek ahiret/cennet için manasız, lüzumsuz iş yapmış oluruz.
3) Hizmetteki umum kardeşlerimizin hukukuna tecavüz etmiş oluruz.
4) Kur'ân hizmetinin hürmetine taarruz etmiş oluruz.
5) İman Hakikatlerinin kudsiyetine hürmetsizlik etmiş oluruz.
- Bediüzzaman Sadi Nursi, Lemalar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2015, s.170 
- Bediüzzaman Sadi Nursi, Şuâlar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2015, s.170 
- Bediüzzaman Sadi Nursi, Lemalar, Hayrat Neşriyat, Isparta 2015, s.168 




